1 Ocak 2013 Salı

Express Yourself!

Büyük umutlarla beklenen 2013'ün bu ilk gününde, hoş dost muhabbetinden yola çıkılarak düşünülen bir konuyu sadece bir "tweet"le geçiştirmeyelim... Bir yandan 2012'den -can atarak- kurtulmaya çalışıyor gözüktüm, ama şunu çok iyi bilerek yaşandı her dakikası; bu yıl tüm yaşananlar dönüp bakıldığında "iyi ki" denecek derecede önemliydi. Özetle öğrenilen; bazı taşlar yerinden oynamalı, koskoca bir binayı devirecekse bile, en alttaki taş alınıp tutulup fırlatılmalı. Bir önceki yazıya atıfta bulunursak eğer -azla yetineceğine yak tüm gemileri daha iyi- gibi de düşünebiliriz.

Aslında hayatın her alanında/anlamında bunu arayarak/bularak yaşanması gerektiğini düşünüyorum. Bana göre en çok ödün verdiğimiz alan ikili ilişkiler olduğu için biraz burdan bakalım bu duruma. Çok sevdiğim bir arkadaşımın üzerine basarak söylediği ve aşağıdaki alıntıyla bana özetlediği üzre standartlarınızı düşürerek hiçbir yere varamaz, mutlu biri olamazsınız. Bunun türlü formları olabilir; özellikle karşıdakini üzmemek, alışkanlıkları bozmamak, kendini böyle tanımlamak, vb. 




Hatta amaç standartları korumak değil kendi limitinizi yükseltmek, her olaydan bir şey öğrenip aynılarını tekrarlamamak olmalı. Aynı hatayı tekrar tekrar yapıp, değişim için en ufak bir çaba sarfetmeden ben böyleyim diyip işin içinden çıkmak en kolay, ama en yanlış yoldur. Ve dönüp baktığınızda gerçekten istediğim hayat bu mu sorusuna tereddütsüz evet diyemiyorsanız bazı şeyleri değiştirmeye çalışmaktan korkmayın. Karşınızdakine ya da en doğrusu kendinize başkasını seviyorum, bu ilişki benim hayattan beklediklerimi karşılamıyor, ben bu insan değilim kendimi bulmak istiyorum, vb. gerçekleri söylediğinizde inanın daha huzurlu, vicdan rahat günlerle dolu bir hayat sizi bekler. Hiç kolay olmadığını öğrendim, ama hangi kolay şeyin sonu en güzeldir ki?


Bu konuda biraz daha kadınların gözünden bakıp sadece kendi açımdan değinmek istediğim birkaç şey var son olarak (evet ilk defa karşıdakinin yerine kendimi koymadan). Doğa gereğinden midir orasını gerçekten çözemedim, ancak kendimde ve çevremde gördüğüm ilişkilerde erkeklere yapılan fedakarlıklar, onlarla birlikte değiştirilen hayatlar, halı altına süpürülen sorunlar çok daha sık karşılaşılan sorunsallar. İlişkide olsun ya da olmasın tüm kadınların -duygularını daha çok saklayan- erkeklerin ne hissettiğini göster(t)mesi lazım. Çok ufak gözüken ama ilişkiniz için büyük tatlı hareketler karatlardan çok daha önemli (maddiyatla ölçen biçenler uzak durun benden). Bunlar kaçamak bir bakıştır, yerden alınan bir çiçektir ya da yenilen güzel yemeklerdir belki. Fakat, çekincelerin üzeri örtülüp (ve şarkıda da dediği gibi) 2. en iyiyi seçmek kötü bir karar emin olun. Çünkü evet siz ne istediğinizi bilince oralarda bir yerlerde en iyisi sizin için de var. Hem de hayatın her anlamında!




P.S. Bu yazıda hiçbir "girl power" manası yoktur:) Mutlu Yıllar!

-alev

1 yorum:

  1. "girl power" değil tam tersine, kendine saygı, kendi değerini bilme yazısı olmuş bu. Korkmamak, üstüne basa basa söylediğim "yetinmemek" olayı var sonuna kadar. Artık belli yaşlara geldik, tabiiki akışla beraber ilerlemek lazım ama hayatının kontrolünü ele almak en önemli olan. ne istediğini bilmek, müdahil olmak hayatına. Senin hayatın o çünkü. artık ne istediğimizi, ne istemediğimizi, yolda kimlerle yürümek gerektiğini, hangi işin, insanın seni mutlu ettiğini bildiğimiz dönemlerdeyiz.

    "don't go for second best baby
    put your love to the test!!"

    YanıtlaSil