29 Ağustos 2012 Çarşamba

Büyük Aşklar Sosyal Medya'da Başlar (??)





İlişkiler pek karmaşıklaştı son günlerde. Aklımın yetmediği noktalara geldi hatta.  Geçen gün bir arkadaşımla konuşuyoruz, hoşlandığı çocukla bir şekilde kavga etmişler, uzun uzun bunu dinledikten sonra ee noldu? Aradı mı? dedim ki aramak fiilini içerdiği için saçma bir soru olduğunu anlayamamıştım. Saçmalama ne araması ama twitterdan mention attı, tumblr’da da resmimi paylaşmış, ayrıca facebook'da bir şey post etmiş o kesin banaydı gibi bitmeyen uzun uzadıya bir “social media interactions” dersi aldım kendisinden. Sonuç? Yani gerçekten çocuk ne demek istiyor? Onu ikimiz de bilemiyoruz tabii. Aslında bazılarının işine geliyor doğal olarak bu durum. Tek kişiye direk cevap vermek yerine denize bir olta sallıyorsun isteyen üzerine istediği kadarını alınıyor. Sonuçta şizofrenik bir şekilde çocuğun tuttuğu takımın yeni transferine yazdığı iletiyi hop üstüne alınan pek tatlı kızlarımız oluyor.

Eskiden (allahım bu kelimelerle cümleye başlamak için çok erken değil mi?) her şey baya basitmiş aslında. En fazla kavga ederdik, akşama annelerin izin verdiği ölçüde telefon başında beklerdik (evet cep telefonu yoktu bir zamanlar), o telefon çalmazsa sinir krizi eşliğinde kız arkadaş grubuyla 4-5 saat süren kritikler yapılırdı. Okulda birkaç göz süzmeden sonra hop bir bakardık masada bir mektup (evet deli gibi mektup yazardık, hala duran, delete tuşuyla silinemeyen kağıt, kalem içeren şeylerden bahsediyorum). Kafamız rahattı yani anlatabiliyor muyum? Bizim nesli de en fazla ICQ mahvetmiştir mesela. Ama şu anki gibi her yerden herkese yetişme hali olmadığı için daha konsantre şekilde yaşayabiliyorduk ilişkileri. Özellikle bu yeni düzende herhangi bir şekilde içinde ufak kıskançlık tohumları olanlara sabırlar diliyorum. Bütün bu paylaşımlar körük körük gübre atıyor çünkü duyguların üstüne. Adamın ortak zilyon tane zevki olan bir tip türüyor mesela twitterdan hop bir i, i follow you hali, 2-3 mention, ortak yerlerde bir karşılaşma, vee boom big bang! Tabii olayların aynen kız tarafı da var şimdi erkekler alınmasın. Söylediğim her şey erkekler için de geçerli. Olay mahallinin de pek önemi yok. İlişkiye başlamaya çalışırken atom fiziği çözme gerginliğine bürünen, bürünürken karşı tarafın bütün sırlarına ve erdemlerine yaptıkları sosyal medya araştırmalarıyla vakıf olan “adem ve havva”lar ilişki yaşarken de rahat olamıyorlar artık gördüğünüz gibi. Herkese birbirine yeten ilişkiler diliyorum. Kıskançlığın sizi ele geçirmesine izin vermeyin. (bir dahaki facebook commentine kadar)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder